Antalya valisi Münir Karaloğlu, turizmde Antalya’nın yurtdışında bir tanıtım problemi olduğunu belirtti. Herşeyden önce yeni bir logoya ihtiyaç olduğunu aktaran Karaloğlu, Antalya logosunu şehrin sahiplenmediğini, bu konuda yeni bir çalışma gerektiğini söyledi.
Antalya Valiliği görevinde üçüncü ayına yaklaşan Münir Karaloğlu, basın mensuplarıyla buluştu. Kent gündemine ilişkin değerlendirmelerin yapıldığı toplantıda Vali Karaloğlu, Antalya markası altında yeni bir tanıtım stratejisi oluşturulması ve kent logosunun uluslararası alanda da yaygılaştırılmasına yönelik açıklamalarda bulundu.
Görevde 80 günü doldurduğunu ve kente dokunmaya, hissetmeye ve içselleştirmeye çalıştığını dile getiren Karaloğlu, Antalya’da taşıyıcı sektörün turizm olduğuna işaret etti. 12 ay tarımın her türünün yapılabileceği altın iklim kuşağında bulunan bir tarım şehri olduğunu da kaydeden Vali Karaloğlu, turizmde dünyanın en önemli destinasyonlarından biri olan kentin, potansiyeline ve altyapısına rağmen sorunları olduğunu dile getirdi.
“TANITIM PROBLEMİ VAR”
Antalya’nın bir tanıtım problemi yaşadığını anlatan Karaloğlu, “Bütüncül bir tanıtım stratejimiz yok. Tanıtım yapılıyor ama parça parça yapılıyor ve bu şekilde istediğimiz sonucu almamız mümkün değil. Öncelikli olarak biz büyük Antalya markası üzerinde diğer bütün şehirde var olan ki, binlerce markası var bu şehrin. Diğer markaları o büyük Antalya markası şemsiyesi altında yükseltmemiz lazım. Fuarlarda Türkiye standında 50 m2 stantta kart dağıtan Antalya’daki koca tesisleri gördüğümde üzülürdüm. Ama bir Barcelona, Londra, Madrid standlarının devasa ve kendi ülkelerinin bile önüne geçtiğini görürdüm ve ‘bizde niye Antalya öne çıkmaz’ diye hayıflanırdım. Ülkemizdeki geceleme sayısının yüzde 66’sı Antalya’da. Bu şehirdeki geceleme sayısı bugün İspanya’nın tamamından daha çok ve onun için burayı tanıtırken bu destinasyonun büyüklüğüne yakışacak şekilde olaya yaklaşmamız lazım” diye konuştu.
“BİR LOGOYA İHTİYACI VAR”
Her şeyden önce bu şehrin bir logoya ihtiyacı olduğunu belirten Vali Karaloğlu, “Antalya Tanıtım Vakfı bir şehir logosu oluşturmuş. Ben şahsen seviyorum ve kullanmaya da çalışıyorum ama şehir zinhar kullanmıyor. Ne tesisler, ne kurumları, ne yöneticileri kullanmıyor. Logoyu güzel ve tek gördüğüm yer havalimanı girişinde var. Onun dışında biz logoyu gördüğümüzde zihnimizde Antalya’yı oluşturacak konuma logoyu getirmemişiz. Çalışma yapılmış ama bunu yaygınlaştırma, kullanma, sahiplenme konusunda kentin eksikliği var. Medya sahip çıkarsa bu Antalya logosunu dünyanın her yerinde görebiliriz. Burada turizm işletmelerinden yerel yönetimlere, çarşıdaki esnafa tüm Antalya’nın sorumluluğu var” dedi.
“YENİDEN BAŞLAMAK LAZIM”
Bursa’da da logo çalışması yürüttüğünü ve ilk zamanlarda kıyamet koptuğunu, bugünse şehirde satılan havlunun üzerinde dahi kentin logosunun olduğunu dile getiren Vali Karaloğlu, “Bu işler başta çok tartışılır. ‘Bu logo Antalya’yı temsil eder mi, nereden buldunuz bunu, Antalya’yı Aspendos, güneş-kum daha iyi temsil eder’ gibi bir sürü şey söylenebilir. Ama önemli olan sizin logo olarak seçtiğiniz şeyi insanların zihnine düşürebilmenizdir. Israrla kullanırsanız şehir sahiplenir. Antalya’da bu şehir logosu konusuna yeniden başlamak lazım diye düşünüyorum” dedi.
“BİR MOTTO ÜZERİNDE DE ÇALIŞILMALI”
Logonun yanı sıra bir marka şehirde ‘Beyaz Geceler’ şeklinde kullanılan mottoya da ihtiyaç olduğundan bahseden Karaloğlu, “O mottoyu da en kısa amanda belirleyip şehrin değerini yükseltecek logo ve mottosunu severek kullanmalıyız. Yoksa logo var mı var, yoksa internet sitesinde durur ve kimsenin işine yaramaz. Turizmin ve pazarlarının çeşitlendirilmesi için bu tespit üzerinde mutlaka çalışmamız lazım” dedi.
“YENİ PAZAR ZORUNLULUĞU”
Karaloğlu, akıllı tüccarın yumurtaların hepsini aynı kefeye koymayacağını belirterek, bugün Antalya turizminin Rusya pazarındaki kriz nedeniyle yaşadığı sorunlara da değindi. Bugün Ruslarla yaşanan ihtilafın yarın Avrupa Birliği ile yaşanabileceğini belirten Karaloğlu, “Çıkma noktasındayız da şu an. Onun için bizim çok yakın coğrafyamızda bulunan, uçakla 45 dakika- 1 saatte uçabilecek coğrafyalarda maalesef pazara inme noktasında problemlerimiz var. Ortadoğu pazarında çok zayıfız, bize en yakın pazar ve Araplar gittikleri ülkede en fazla para harcayan turist grubu. Ama Antalya’da Arap turist yok. Niye, ‘Araplar Bursa’ya gider.’ Hayır arkadaşlar Arapın muhafazakarı Bursa’ya, Trabzon’a gider ama Arapın diğeri İtalya’ya, Fransa’ya gider. Mutlaka yakın coğrafyamızdaki Arap, İran, Çin, Hindistan gibi yeni pazarları bulma zorunluluğumuz var. Aksi takdirde o tesisler her sene başka bir krizle boğuşur” diye konuştu.
“ZOR COĞRAFYADA HUZUR VAHASI”
Antalya’da sadece bir mevsim turizm yapılmaması gerektiğine de işaret eden Karaloğlu, 12 ay boyunca tüm turizm çeşitlerini bu şehirde yapma şansı olduğunu söyledi. Kültür, tarih, sanat, doğa, spor, yayla gibi çeşitlerin birçoğunun şu an kullanılamadığını belirten Karaloğlu, medya mensuplarından da turizme zarar verilmemesi açısından haberlerinde kullandıkları dilin kent turizmine zarar vermeyecek şekilde olmasını istedi. Karaloğlu, Antalya’nın bu kadar zor bir coğrafyada huzur vahası olduğunu da dile getirdi.
Kaynak: haberantalya.com